genel istatistikler
toplam12
bugün0
dün0
bu ay0
geçen ay0
toplam +0
toplam -0

yalnız kalmak

    şöyle bir etrafa baktığı zaman insanın çevresinde kimseyi görememesi durumu. içini dökecek, onu anlayacak, konuşucak, mutlu edicek, birlikte ağlayacak falan. bunları paylaşacak hiç kimseyi bulamaması, çevresine baktığında hayat boyu geyik yapan, eğlenen, gülen insanlar bulması, anlatmaya, paylaşmaya kalktığında dalga geçer bakışlarla karşılaşması, saçma sapan anlamsız cevaplarla yüzyüze gelmesi ve yine pes etmesi durumu. varını yoğunu içine ata ata son noktaya gelmesi ve yine etrafta insanlar varken bunu dışarı vurmamak için harcadığı efor ve kastığı yüz kaslarına ve gırtlağına yansıması durumu. tüm bu durumların toplam durumu. durumların durumu durum.
    (08.06.2009 20:06)

cengiz han

    (tarihler çok aklımda olmasa da) cengiz han 1222 yılında taoist bir rahiple tanı$ır. ona ölümsüzlüğün sırrını sorar. rahip ise bunun mümkün olmadığını ancak ne kadar çok seks yaparsa ömrünün o kadar uzayacağını söyler. cengiz han faaliyetlerine ba$lar. ancak 1226 yılında ölür. ölürken bile $unu söyler;

    "yalnızca bereketli toprakları fethetmekle kalmayın."

    dünyada tahminen 200 ki$i cengiz han'ın soyundan gelmektedir.
    (06.06.2009 12:00)

şirinler

    içerdiği simgelerle komünizmi temsil eden,şirin babanın tip olarak karl marx a benzetilmesine rağmen karl marx ın hiç lider olmadığı göz önüne alındığında lenin ve stalin e benzetilen,"hepimiz birimiz,birimiz hepimiz için" temasını benimsemiş mavi küçük adamcıklara verilen addır.şirinlerin mavi rengi işçilerin giydiği mavi tulumlardan gelmektedir.zamanında yapılan bolşevikler ve sol sosyalistler arasındaki çatışmalar sonucu bolşeviklerin başa geçmesini şirin babanın kırmızı giysisi,sol sosyalistleri de şirinlerin beyaz giysileri ile temsil eden,gargamelin şirinleri altına çevirme emeliyle kapitalizmi,azmanın da kölesini temsil ettiği bol imalı çizgifilm.küçükken haberlerden önce şeker kız candy den önce iki bölüm halinde verilirdi,bayıla bayıla izlerdim...hala bulsam yine izlerim...
    (06.06.2009 11:58)

nasır

    ayaklarda ve ellerde uz deri tabakasının, uzun süre ve sürekli aşınmaya maruz kalması sonucu deri üzerinde normal dışı bir şekilde kalınlaşmasıyla oluşan normalden daha kalın, sürtünmeye dayanıklı, bir süre sonra aşırı rahatsız eden, bir süreden sonra da alışılan doku. sabahtan akşama kadar kürek çekseniz elleriniz su toplar, bisikletin gidonuna devamlı asılsanız elleriniz su toplar, sevdiğiniz ağacın köklerini kabartmak için çapa sallasanız elleriniz su toplar, şekli güzel ama ergonomik olmayan araçları kullanırken ayaklarınız su toplar vb. derken ve bu işlerle uğraşırken, bu nasır dediğimiz olay aslında bir su toplar iki su toplar en sonunda "yetersiniz lan, işte kalkanları açıyoruz" diyerek ortaya çıkar. vücudun bir savunma mekanizmasıdır.
    ellerimizdeki ve ayaklarımızdaki gittikçe küçülen tırnaklar, gittikçe artan ve hareketsizlik yüzünden olduğu bilinen travmalar hep doğamızdan uzaklaşmaktan, yeni bir türe doğru gidişimizden kaynaklanmaktadır. nasır, çok discovery channel söylemi gibi olacak ama bizi geçmişimize bağlayan yegane şey olarak kalacaktır.
    (06.06.2009 11:56)

küfür

    bilinçsiz bir orgazm aracı.-bana göre-

    küfürün içinde kadına yönelik bir şiddet var aslında. kafa göz yarmıyor elbet, lakin geleneksel küfürlere bakıldığında en çok kullanılanları kadın üzerinden ediliyor. hiçkimsenin senin babanı ile başlayan bir küfrünü göremeyiz.

    küfrün amacı karşıdakini tahrikse, bunu -doğu kültüründe - en iyi kadını üzerinden yapabilirsin. -at, avrat, silah- en çok değer verdiği değildir belki, lakin "namus" göstergesi olduğu için erkeğin. kadını kullanarak değil de dümdüz girişseniz küfüre aynı etkiyi bırakamazsınız. -sadece iş arkadaşlarım bana ipne der.-

    bir de cinsellik tabi ki su yüzünde. konuşmaktan en çok çekindiğimiz konular nedense küfür söz konusu olduğunda en çok kullanılan konu oluveriyor. bu şekilde mi bastırılmışlığı gideriyoruz, bu yüzden midir o bilinçsiz orgazmların nedeni?

    seviyorum küfürü. en çok da kendime etmeyi. lakin bir cinsi veya konuşamayacağım konuları alet etmeden.
    (06.06.2009 11:55)

fight club

    tyler durden gibi bir şahsiyeti hayatımıza katan, anarşizmi temel alarak günümüz yozlaşmalarına en iyi göndermeleri yapabilen filmlerden. "natural born killers"la kıyaslanması olası, her daim hakkında yorum yapılması müstehak başyapıt.

    ayrıca şu sözleri çok severim ;

    sahip olduğun herşey en sonunda gün gelir sana sahip olur.ancak herşeyini kaybettikten sonra herşeyi yapmakta özgür olursun.umudunu kaybetmen özgürlüğündür.
    sen işin değilsin sen bankada ne kadar paran olduğu değilsin sen sürdüğün araba değilsin sen cüzdanindakiler değilsin sen üstündeki kiyafet değilsin sen şarki sölerken dans eden dünyanin bokusun ayni çürümüş yiğinin parçalariyiz...
    (06.06.2009 11:54)

hayat

    hayat duymaktir, sarki soylemektir,müzik yapmaktir..

    hayat aşktir, deli gibi sevmektir, deli gibi sevişmektir, paylasmaktir..

    hayat mucizedir, her gun ölmek ve tekrar dogmaktir, büyümektir, geriye sayimdir..

    hayat etrafindaki herkese ragmen yalnizliktir,ozgurluktur, gizemdir, gercektir..

    farkinda olmaktir, farkindaligin bedelini odemektir, paha bicilimezdir..
    (06.06.2009 11:53)

nutuk

    mustafa kemal atatürk'ün değerli kaleminden vuku bulmuş, tarihi bir belge niteliğindeki muazzam kitabıdır.yurdumuzun parçalanıp,işgal kuvvetlerince işgal edilmesini,tarihimizde dönüm noktası olan istiklâl savaşı'nı verişimizi,cumhuriyetin kuruluşunu,inkılapların gerçekleştirilişi hususlarını anlatan kaynak bir eserdir.atatürk'ü daha iyi anlamak ve istiklâl savaşı'mızın tahlilini doğru bir şekilde yapabilmek için muhakkak okumamız gerekir..
    (06.06.2009 11:52)

anıtkabir

    hayatımın en ayrıntılı tarih dersini aldiğim yerdir.
    ayrıca bu ülkeyi yönetme görevini üzerine almiş veya alacak kişilerin, üstlendiği "gerçek" sorumluluklar, ve alabilecekleri tüm ögütlerin bulundugu yer.
    pardon böylesi çok eksik olur, tüm türk halkının görmesi, öğrenmesi gereken yerdir. ayrintilara girmiyorum, çünkü anıtkabir yeterince ayrintiyi barindiriyor sade bir şekilde.
    (06.06.2009 11:51)

deniz baykal

    tavir ve davranislari basinda hakkinda cikan yazilara gore gun be gun degisen insan... secim sonrasi "ozlenen portre" olarak lanse edilen hukumet muhalefet dayanismasinda mulayim bir tavir sergileyerek essegin kicina su kacirdi, "muhalefet yok" dediler. sonra sen misin bunu diyen, her seye olur olmaz muhalefet etmeye basladi. tezkere meclise geldi, turkiye bu savasa girmemelidir dedi cart dedi curt dedi, sonra tezkere cikmayip ek vergiler gelice, savasin faturasini halka odetiyorlar dedi...

    neye nicin muhalefet ettigini bilmiyor sadece muhalefet ediyor gibi gozukmek icin yapiyor... aslinda onun misyonu da akp ile ayni... iktidara gelse icraatlari da ayni olacakti... ama populizm yapmak dururken yikici olmak dururken neden yapici olsun ki... ama suc onda degil, o siyaseti birakmisken kicina yapisip ta antalya'lardan tekrar chpnin basina getiren zihniyette...

    acaba akp yerine chp iktidarda olsaydi savas bu kadar gecikir miydi diye dusunuyorum da iktidara geldigi gun tezkereyi yollardi meclise buyuk ihtimalle.
    (06.06.2009 11:50)

sevgi

    bir insani sevmekle başlar herşey ve devam eder; sevgi sonsuz, insan ömrü sinirli; nasil siğar bir noktaya sonsuz, derseniz ; insandan insana intikal eden bir miras, harcandikça çoğalan bir hazinedir sevgi..

    sevgiyle yaşamaz da insan ,nasil yaşar, nasil yaşatir sonsuza kadar.. insani sonsuzlaştiran, insani gerçek anlamda insan yapan sevgidir..insan bütün canlilari hatta bütün varliklari sevgiyle değerlendirebildikce kendi kendisi olabilir bir insan için kendi kendisi olabilmekten daha önemli birşey varmidir, bilemiyorum..

    sevgi dalgin sular gibidir; gösterişsiz ve o nisbette derin..sevgi, gösterdiğin olduğu yerden göç eder çünkü o bazen sevgilide bir bakiş bazen sesinde bir titreyiş bazen de gönlünde bir ürperiştir..işte o kadar sade o kadar yalin
    sevgi bir kucaklayiştir. sevgi bir koşmadir; iyiye, güzele ve herşeye.. kimi zaman bir melek kadar masum sizar kalbimize, kimi zaman bir kasirga gibi gelir, benliğimizi sürükler peşinden..işte böylesine sihirli bir güçtür sevgi..
    insanlara verilen en güzel hediyedir sevgi.
    (06.06.2009 11:47)

esra ceyhan

    endüstriyel zamanların müziği. dev çelik fabrikalarında çalışan işçilerin, amerikan proleteryasının müziği olarak doğdu.

    rockseverler bana kızmasın, ki ben de aslında onlardan biriyim, üretim biçimindeki değişiklikle birlikte ortadan kalkmasa da giderek daha az popüler olmasına şaşmamalı. hala iyi rock grupları ve müzisyenleri çıkıyor white stripes pj harvey ama bir daha led zeppelin, deep purple, ozzy osbourne, metallica, motörhead, iggy and the stooges ve daha sayamıyacağım niceleri gibi rock grupları çıkar mı? sanmam.

    artık hip hop ve tekno var. bilgisayarla üretiliyor çoğu kez masa başında. hakim üretim biçimindeki gibi.

    rock da belli bir üretim biçiminin yansıması idi ve onunla birlikte en azından batıda marjinalleşiyor. çin'de pekala mümkün ama.

    bu rock müziğin tamamen ortadan kalkacağı ve dinlenmez olacağı anlamına gelmez tabii. insanlar hala bunları keyifle dinlemeye devam edecek ama bir tür nostalji olarak.
    sonuçta doğan herşey ölür biliyoruz ama ortadan kalmaz tamamen.
    (06.06.2009 11:46)

sayfa:

Vampircik - 2005 - 2015

sözlük hiçbir kurumla bağlantılı olmayan birkaç kişi tarafından düşünülmüş bağımsız bir platformdur. sözlük içerisindeki yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aiittir. sözlük bu yazıların doğru olduğu hakkında bir teminat vermez. yazılan yazıların telifi bize ait değildir, çalınız çırpınız ama kaynak gösteriniz.

sözlük sistemi ile geliştirilmiştir.